ULUSLARARASI MEVLÂNA VE DOSTLUK SEMPOZYUMU


Müslüman Türklerin Anadolu’daki tarihî yolculuğu ve bugünkü varlığı açısından, Mevlâna Celâleddîn-i Rûmî’nin kurucu ve öncü bir mevkide bulunduğu tartışma götürmez bir gerçektir. Gerek onu devrinin birçok önemli ismiyle beraber öne çıkaran âlim ve sufi kişiliği, gerekse on binlerce beyitleri bulan ihtişamlı ama aynı ölçüde derinlikli şiirleriyle yüksek bir mertebeye erişmiş şairliği itibarıyla, Hz. Mevlânâ’nın açıp beslediği medeniyet arkı hiçbir zaman kesilmemiş, bu toprağın altında sırladığı tohumlar asla çürüyüp zayi olmamıştır. Hz. Mevlâna’ya karşı bu toprakların duyduğu vefa borcunu ödeme arzu ve şuurunun uzun yıllara dayalı tezahürlerinden biri olarak ve belki de bu gayretlerin başlıcasını temsil eden Vuslat Yıl Dönümü etkinlikleri, sadece Konya için değil ülkemizin manevi iklimi ve içtimai bütünlüğü açısından taşıdığı önem ve hattâ uluslararası ilim ve kültür camiasındaki yankıları bakımından oldukça önemli bir işleve sahiptir. Bu vefa ve anma etkinliklerin ilmî ve akademik programlarla zenginleştirilmesi, meselenin çok yönlü mahiyeti sebebiyle ayrıca önemlidir. Her yıl şehir çapında ortak bir tema etrafında yürütülmeye başlanan anma ve etkinlikler için bu yıl “dostluk” kavramı eksene alınmıştır. Kırk yıla yakın zamandır söz konusu etkinliklere gerek bilimsel gerek sosyal projelerle katkı ve desteğini sürdüren Selçuk Üniversitesi ise, bu yılki şeb-i arûs merasimleri kapsamında ve Üniversite’mize bağlı Mevlâna Araştırmaları Enstitüsü ile İslami İlimler Fakültesi ortaklığında, “Hz. Mevlâna ve Dostluk” adlı uluslararası bir sempozyum düzenlemektedir. Az sayıdaki aksama dışında geçmişten bugüne her yıl kurumumuzca Hz. Mevlâna üst başlığı altında tertip edilen sempozyumlar dizisinin bir devamı mahiyetinde olan ve dizinin 7. bilimsel etkinliği olarak planlanan bu sempozyum ile, Hz. Mevlâna’nın fertlerin gönül dünyasına olduğu kadar toplumun yaşama kültürüne yönelik birleştirici etkisini, insani değerler ve İslami ahlâk üzerindeki vurgusunu, Müslüman bir âlim ve sufi olarak insanlara hem Yaratan hem de yaratılanlar ile dost olmanın anlam ve değerini anlatma yolundaki yüksek hizmetlerini ilmî bildiriler vasıtasıyla sözlü ve yazılı olarak yâd etmek, böylece onun tüm varlığıyla bağlı olduğu din, medeniyet ve ilkelere uygun düşmeyen bir konumda değerlendirilmesini sonuç veren anlayış hatalarının ve yaklaşım sorunlarının giderilmesine katkıda bulunmak hedeflenmektedir.


.


.